Workplace, teknolojinin iş hayatında daha etkin kullanılmasını sağlayan, odağında çalışan iş birliği, iletişim, inovasyon, mobilite ve bulut bilişim olan dijital çalışma ortamı, intranet çözümüdür.
RPA - dijital-is-gucu ile dijital dönüşüm sürecinizde operasyonel yüklerinizi azaltabilir, iş verimliliğinizi artırabilirsiniz.
Öne Çıkan
Pixage ile tüm ekranları ve yayın akışını tek bir merkezden yönetilmesini sağlayan bir dijital yayıncılık uygulamasıdır.
Low Code ile herhangi bir yazılım geçmişine sahip olmadan ve kod kullanmadan istenilen uygulama kolaylıkla oluşturulabilir.
Pixage
Pixage
Pixage ile tüm ekranları ve yayın akışını tek bir merkezden yönetilmesini sağlayan bir dijital yayıncılık uygulamasıdır.

Pixage ürünümüz hakkında daha ayrıntılı bilgi için Pixage sayfasını ziyaret edebilirsiniz!
Detaylı İncele
Dijitalleşen otomotiv endüstrisinde geleceğin araç teknolojileri.
Dijital finansal hizmetlerin yükselişi ve geleceği.
Dijital dönüşüm çağında dayanıklı mal sektöründe yeni trendler.
Enerji sektöründe dijital dönüşüm ve geleceğin enerji teknolojileri.
Dijitalleşen eğitim: Yarının teknolojileri.
Kamu sektöründe dijital dönüşüm ve vatandaş odaklı hizmetler.
Perakende sektöründe dijitalleşme ve geleceğin alışveriş trendleri.
Dijital sağlık: Sağlık hizmetlerinde teknolojinin yükselişi.
Dijital sigorta: Sigorta sektöründe geleceğin inovasyonları.
Telekomünikasyon sektöründe dijital dönüşüm ve bağlantılı dünya.
Dijital turizm: Geleceğin seyahat teknolojileri ve trendleri.

Fast company - İnsan odaklı marka yolculuğu

10.08.2020
Nasıl “Türkiye’nin En Değerli Bilişim Markası” Olduk?

Tüm dünya için farklı bir yıl 2020.

Bir yanda sağlık-insan hayatı açısından bildiklerimizi yeniden sorguladığımız diğer yanda bireysel-sosyal-ekonomik eksende sıradan sandığımız ne varsa üzerine yeniden düşündüğümüz, özetle “olağan dışı” bir yıl…

Ezberlerin hiç olmadığı kadar bozulduğu bu özel dönemde anlamı, tanımı, hayat içindeki ağırlığı en çok değişen kelimelerden biri hiç kuşkusuz “dijital”…

Yakın döneme kadar bir gelecek trendi gibi anılan dijital dönüşüm teknolojileri artık tüm kapsayıcılığıyla su gibi, gıda gibi bir temel ihtiyaç.

Başka bir deyişle “pandemi karantinası boyunca uzakta kalan torunu görmek” kadar hayatın tam merkezinde bir anlamı var artık dijital dönüşümün.

Bu denli önemli bir kavşakta işi teknoloji olan bizim gibi şirketler için atılan her adım verilen her hizmet sunulan her ürün bir ticari faaliyetin çok ötesinde, adeta bir toplumsal sorumluluk niteliğinde.

KoçSistem olarak bu sorumluğumuzu kat be kat artıran bir anlamı daha var 2020 yılının. 1945 yılında kurulan şirketimiz bu yıl tam 75 yaşına bastı.

Ülkemizin kalkınmasında önemli payı olan lokomotif sektörlerden müşterilerimiz ile bizleri bugünün deneyimine ulaştıran ve az önce sıraladığım dönemsel nedenlerle anlamı daha da farklı boyuta taşınmış 75 yıl…

Müşterilerimizin zor koşullarda faaliyetlerini eksiksiz yerine getirmeleri için var gücümüzle çalışırken 75. yılımızı kutladığımız bu kesişme dönemi bizim için son derece önemli bir gelişme ile taçlandı ve belki de bizim bu yılımıza apayrı bir anlam daha kattı.

Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu BrandFinance tarafından açıklanan “Türkiye’nin En Değerli 100 Markası” listesinde 41. sırada yer alarak “Türkiye’nin En Değerli Bilişim Markası” olmanın gururunu yaşadık.

Bu sonuç; sadece 90 milyon dolarlık markamızın değil, son tüketiciye-insanımıza kattığımız değerin “tescil edildiğini” anlatmasıyla tüm KoçSistem ailesini daha iyisini yapmak için motive etti, cesaretlendirdi.

Bu listede yer almak sektör/müşteri odaklı stratejik planımızın, KoçDigital markamızla ileri analitik ve nesnelerin interneti gibi gelecek trendlere yaptığımız yatırımların, TechSquare platformumuz ile girişimcilik ekosistemindeki rolümüzün ve kurumsal vatandaşlık vizyonu ile ekran bağımlığının önüne geçmeyi hedefleyen, sağlıklı teknoloji kullanımını destekleyen projemiz Aile Saati’nin ve her zaman merkezine insanı alan pazarlama yaklaşımımızın karşılığını aldığımızı düşündürdü.

Pazarlama gurusu Bryan Kramer bana göre bu konuda çığır açan ve çok önemsediğim önermesinde “B2B (business to business-firmadan firmaya) veya B2C (business to customer-firmadan tüketiciye) yoktur. H2H (human to human-insandan insana) vardır” diyor. İyi insani ilişkiler kurarak müşteriye duyulan yakınlığın tüm pazarlamanın özü olduğunu ifade ediyor.

Bu bakıma aslında BrandFinance’in ilk 50 sıralamasında yer alan H2H bir marka olarak rotamızın teyit edildiğini görmenin ayrı bir mutluluğunu da yaşadık.

Elbette dijital dönüşüm halen güzergahında yeni yollar aradığımız bitmeyen bir yolculuk. KoçSistem ailesi olarak tüm paydaşlarımızla çıktığımız bu yolculukta daha; ülkemizi yurtdışı pazarlarda temsil eden bir marka olmak, bölgesinde lider bir Türkiye’nin dijital dönüşüm atağına katma değeri yüksek ürün-çözümlerimizle güç vermeye devam etmek var!

(Fast Company – Ağustos 2020)