Bu cümle her ne kadar bizleri güldürse de o zamanın ruhuna (zeitgeist) bakıldığında oldukça geçerli bir cümle. Bu cümlenin geçerli olmasının nedeni otomobil yapısını değiştirebilecek otomobil sanayisi özelinde veya farklı alanlarda teknolojik bir atılıma ait o dönemde herhangi bir tanım olmaması.Tabii ki böyle bir teknolojinin varlığı olmayınca yapılabilecek atılımlar da yalnızca hayal düzeyinde kalabiliyor. Peki, konumuzu networke bağlarsak hangi teknolojik atılımlar bugün network dünyamızı etkiliyor ve hangi teknolojilerin desteklediği network çözümleri gelecekte bizlerle birlikte olacak?
Programlanabilirlik ve otomasyon bunların tümü zaten yıllardan bu yana bilgisayarlarda ve bir çok farklı alanda kullandığımız kavramlar. Network dünyasında etkilerini göstermeleri ile birlikte SD (Software Defined) teknolojiler bir anda hayatımıza girdi. Bu SD teknolojiler, network yapılarında hem yönetim kolaylığı sağlarken hem de esneklik getirirken bir çok durumda ciddi maliyet avantajları sağladılar.
Bildiğimiz, tanıdığımız konseptler network dünyasında uygulanınca bu kadar etki ediyorsa acaba yeni yeni yaygınlaşan bilişsel teknolojiler network dünyasını nerelere taşıyabilir?
Yapay zeka, makine öğrenmesi gibi bilişsel teknolojiler ve iş taleplerini anlayan sezgisel network, (intent based networking - IBN) network dünyasının bir sonraki atılımı için öncülük ediyor. Bu atılım ile birlikte, BT görevleri otomatikleştirmenin de ötesine geçebilecek ve şirketler gerçekten kendi kendini yöneten otonom bir ağa sahip olabilecek.
Otonomiye giden yolda değinmemiz gereken ilk konu: IBN, bu teknoloji sezgisel network (intuitive) olarak da adlandırılıyor. Sezgisel denmesinin altında bir anlam yatıyor. Sezgi kavramı aslında canlılara özgü bir özellik. Teknolojideki sensörler, yani duyu organlarımız ile farkındalık ve zekanın birleşimi ile bütünsel olarak kavrama ve buna göre de bilinç seviyesinde anlamlı hale gelme diyebiliriz. Her şeyin an ve an değerlendirildiği, ancak yalnızca gerekli olan kısımların anlamlandırıldığı bir yapı. Sezgisel networklerin amacı da tam olarak bu. Konu hakkında daha detaylı bilgi için bir sezgisellik yazısı.
IBN’de network tek bir yapı olarak ele alınır. Tüm yapı uygulamasından cihazlarına kadar uçtan uca izlenir. Normal akıştan sapmaların olduğu durumda sistem bunu sizin için tespit eder ve sorunun ne olabileceği, olası etkileri ve çözüm yollarıyla ilgili sizlere bilgi sunar. Daha önce karşılaşılan durumlarda ne gibi çözümlere ulaşılmış bu bilgi veri tabanları üzerinden alınır ve yapacağınız seçime göre network üzerindeki değişiklikleri otomatik yapar. Son kısım aslında en önemli kısım; örnek vermek gerekirse siz bir kullanıcının bant genişliği kısılsın seçeneğini seçtiğinizde sistem bu kullanıcıya bağlı cihazlar üzerindeki ayarları otomatik olarak gerçekleştirebilir.
BN’de iş talepleri network diline çevrilerek network üzerinden gerekli değişikliklerin yapılması sağlanır. Örnek, yeni bir çalışanınız işe başladı ve network üzerinde belirli yetkilerle tanımlanması gerekiyor. Daha önce benzer bir konumdaki kişiyi sisteme tanımladıysanız şöyle diyebilirsiniz, "X kişisi oluştur müdür yetkileriyle wi-fi ağına tanımla". Burada iş akışları en önemli nokta. IBN bu işlemlerin tümünü networkte sırasıyla yapacaktır. Tabii ki daha önce uygulanmış bir iş akışı olması gerekmektedir. Bir nevi network RPA uygulaması diyebilirsiniz. :)
Yukarıda bahsedilen kavramlardan sonra genel olarak IBN neler yapar bunları da aşağıdaki gibi başlıklarda bir araya getirdik.
BN ile networkün en büyük sorunlarından biri olan kök neden belirleme sorunu da büyük ölçüde çözümlenmiş oluyor. Sürekli öğrenen yapısıyla birlikte binlerce kullanıcı, yüzlerce farklı lokasyon içerisindeki dikkat edilmesi gereken durumları seziyor ve bunları size söyleyerek uçtan uca bir yönetim imkanı sunuyor.Devreye alma sürelerini saatler günler mertebesinden anlara indirgiyor.
Otonom yapılar da yüksek ihtimalle IBN sistemlerinin evrilmesiyle ortaya çıkacaklar. Bu bakımdan IBN teknolojileri hem günümüz hem de geleceğin network dünyası için doğru bir yatırım seçeneği olarak görülebilir.
Bir sonraki blog yazısında da otonom networkler ve bu networkler için gerekli olan teknolojileri inceleyeceğiz.